22 Mart 2013 Cuma

21 Mart 2013 Perşembe

Yeni Fuji 5hp Reflektif Serisi Deniz Motoru

yamaha deniz motoru









 














Bugüne kadar Avrupa'da mecburi olan reflektif uygulaması aynı standartlarda Türkiye'de de mecburi hale getirilmiştir. Unutmayalım ki hiçbir şey canımızdan ve insan canından daha değerli değildir. Reflektifi olmayan araçlar, geceleri trafikte gezen azrail gibilerdir.
Bu sebepten Gece Denizde Kaza Riski Bu Motorla %0Dır.

Yenilik Sadece Fuji'de...







14 Mart 2013 Perşembe

Fuji Deniz Motorları Hızla İlerliyor

2012 Yılında Deniz Motoru Piyasasına Hızla Giriş Yapan Fuji,Reklam Vermeden Kullanıcı Memnuniyetiyle Motor Satışına Hızla Devam Ediyor.

13 Mart 2013 Çarşamba

Hangi Motoru ve Tekneyi Tercih Etmeliyiz?


Önce bir teknem olsun ayağımı yerden kessin mantığı ile tekne satın alınır, lakin kazın ayağı öyle değildir. Artık civciv yumurtadan çıkmıştır. Şimdi daha uzaklara gitmek, sadece adını duyduğumuz yakın koyları keşfetmek, üstelik bunları yaparken birazda zevk yapmak gerekmektedir. Bu işleri kürekle yapmak  zamanın en bol şey olduğu, insanların teknolojinin nimetleri ile yeni tanışmaya başladıkları dedelerimizden kalma siyah-beyaz fotoğrafların devrinde kalmıştır. Yani şimdi sıra bir motor edinmeye gelmiştir.

Bu uğurda internet siteleri gezilir, eş-dost-arkadaşlara fikir sorulur, bilgisayar başında forumlarda dolaşmaktan gözlerimiz kan çanağına döner. Dönüp dolaştıkça ve konunun derinlerine indikçe aklımız karışır ve meşhur hangi motoru almalı sorusu daha da vahim bir hal alır. Bu soru çok önemli olmakla beraber aslında her tekne sahibinin kendi kriterlerini dikkate alması durumunda kısa sürede etkin bir çözüm üretmesi mümkündür. Peki nedir bu kriterler ,
1- Teknenin cinsi
2- Teknenin kullanım süresi, dönemi ve coğrafi şartlar
3- Teknenin kullanım amacı
4- Tekne sahibinin bu işe ayırdığı bütçe
5- Tekne sahibinin teknik bilgi seviyesi ve bölgedeki teknik servis imkanları
Bu kriterleri kısaca açarsak ;
1- Teknenin Cinsi : Bildiğiniz üzere tekneler temel olarak şişme botlar gibi yumuşak gövdeliler ve ahşap, fiber, alüminyum gibi  maddelerden yapılmış sert gövdeliler olmak üzere ikiye ayrılır. Eğer bir şişme botumuz varsa alacağımız motor % 99 ihtimalle ” kısa  şaft ” dediğimiz türde benzinli bir ” outboard “yani dıştan takma olacaktır. Şişme botların hafif yapılarından dolayı özellikle iç sularda elektrikli motorlar son dönemlerde yaygın olarak kullanılmaya başlansa da  suyun ortasında ne zaman biteceği belirsiz koskoca aküleri taşıma ve tekrar tekrar şarj etme  zahmeti bu motorları düşünenlerin önünde  kocaman bir soru işareti olarak durmaktadır. Yasalara göre içme suyu havzalarında elektrikli  dışında kalan motorların kullanımı yasak olmasına rağmen, hiçbir denetimin olmamasıda elektrikli motorlara ikinci darbeyi vurmaktadır. Diğer ve bence en önemli handikap ise elektrikli motorların özellikle sert havalarda ürettikleri gücün yetersiz kalması nedeniyle can ve mal emniyetini tehlikeye düşürmesidir.
Eğer teknemiz  ahşap, fiber yada alüminyum gibi sert materyallerden imal edilmişse cevabını vereceğimiz sorular biraz daha artmaktadır.  Bu tip teknelerde dıştan takma kadar ” inboard ” yani  içten takma motor kullanımı da yaygındır.  Aynı tekneye onu suyun üzerinde sekerek kaydıracak kadar   güçlü bir dıştan takma yada uzaklardan duyulan  tak-tak-tak sesleri eşliğinde salına salına götürebilecek dizel yakıtlı bir içten takma takabiliriz.  Aşağıda sayılan diğer kriterler hangi motor sorusunun cevabını bulmanıza yardımcı olacaktır.
2- Teknenin Kullanım Süresi, Dönemi ve Coğrafi Şartlar ; Pekçok tekne sahibi değişik nedenlerle teknelerini her sene uzun süreler kullanamazlar. Hatta bırakın kullanmayı hayat kargaşası içinde uzun süreler tekneleri akıllarına bile gelmez. İşyerinden senede 15 gün izin alabilen ve bunun 1 haftasını olsun teknesi ile yaşamak isteyen pek çok insan tanımışımdır. Hatta bunlardan biriside birkaç sene öncesine kadar bendim. Eğer teknenizi senenin çok sınırlı bir bölümünde kullanmak ve sonra unutmak durumundaysanız motor seçiminiz ihtiyacınızı karşılayacak min. düzeyde olmalıdır. Bundan ötesi biraz ölü yatırım olmaktadır. Tam tersi olarak, bu sürecin Ege yada Akdeniz’ de yaşayan şanslı bir genç emekli için ne kdara uzun olduğunu tahmin edebilirsiniz. Şimdi ekonomik koşulları zorlayarak ve diğer kriterleride dikkate alarak alınabilecek en iyi motoru alma zamanıdır.
Teknemizi kullanacağımız dönem genellikle yaz aylarıdır. Yani havalar daha sakin, deniz nispeten usludur. İstisna olarak kış şartlarında kullanım daha yaygın olacaksa tercih mümkünse güçlü bir dizel içten takma olmalıdır.  Aynı şekilde coğrafi şartlar motor seçiminde oldukça önemli bir etkendir. Akdeniz’ de fazla fazla yeten bir motorun Karadeniz’ in hırçın sularında teknemizi sadece olduğu yerde tutabilme ihtimalini akıldan çıkartmamalıyız.
3- Teknenin Kullanım Amacı : Motoru takacağımız tekneyi çoğunlukla ne amaçla kullanacağımız oldukça önemlidir. Örneğin genellikle gezme ve balık amaçlı kullanılacak,  uzun sürelerle çalışacak, uzun mesafeler katedecek bir tekne için genellikle yanlış seçim olan çok yüksek beygir gücüne sahip bir dıştan takma motor, ticari  olarak kullanılacak bir parasailing teknesi için vazgeçilmez bir unsurdur.
4- Tekne Sahibinin Bu İşe Ayırdığı Bütçe ; Hangi motor sorusunu cevaplarken  pek çoğumuzu en çok etkileyen kriter bu olsa gerek. Günümüzde tekne motorları gitgide ucuzlasa da tekneye verdiğimiz rakam, motorun yanında oldukça sönük kalmaktadır.  Şahsi düşüncem her ne olursa olsun bu bütçe rakamını mümkün olduğunca yüksek tutmak yönündedir. Gerekiyorsa motor alımınızı 1-2 sezon erteleyin ama doğru motoru alın. Şimdi falanca motoru alayım, seneye onu satıp bir üst model yada bilmem kaç beygir olanını alırım düşüncesi hep can yakmıştır. Özellikle sıfır motorlar alınıp, suya girdiği andan itibaren, ipi çekilip çalıştırılmamış olsalar  dahi çok ciddi değer kaybı yaşarlar. Bu noktada ikinci el motorlar hemen akla gelecektir. Tabi ki temiz kullanılmış bakımlı bir motor gönül rahatlığı ile alınabilir. Ancak bu kouda genel bilgi eksikliği ve kötü niyetli kişilerin de varolduğunu dikkate alırsan atasözümüzde olduğu gibi yoğurdu üfleyerek yemeliyiz. İkinci el motor alacaksak mümkünse tanıdık bildik birinden, mutlaka bir servise göstererek almalıyız. Alacağınız motorun yasal olup olmadığınıda ayrıca kontrol etmelisiniz.

Ayrıca kullanacağınız motorun periyodik bakımları ve olası arıza onarımları için değişik zamanlarda servis ihtiyacı olacağını unutmayın. Tekneyi kullanacağınız bölgede yetkili servisi bulunan bir markayı tercih ederseniz uzun dönemde pek çok ilave masraf ve angaryalardan kurtulabilirsiniz.
Sonuç ; Doğru motoru seçmede anahtar cümle ” ihtiyacını doğru belirleme” dir. Hangi motor diye kendinize sormadan  önce yukarıdaki kriterleri dikkate alarak iyice düşünün ve ekonomik şartlarınızın elverdiği en iyi motoru alın ( fazlasını değil ). Her alım-satım bütçenize bir açık demektir. Ayrıca alacağınız motora bir noktadan sonra cannızı emanet edeceğinizi ve denizin şakasının olmadığınıda unutmayın lütfen

12 Mart 2013 Salı

Fuji Deniz Motoru Güç Eğrileri

Güç eğrileri

Yapımcılann broşürlerinde ve el kitapçıklannda bir motorun üreteceği gücün değerleri, motorun devrine karşılık gelecek şekilde çizilmiş grafiklerle gösterilir. Şekilde de gösterildiği gibi Şekil 8. çoğunlukla iki eğri verilecektir: biri motorun sürekli ürettiği güç için, diğeri ise aralıklarla ürettiği maksimum güç için.



Adlarından da anlaşılacağı gibi, sürekli üretilen güç motorun saatler boyunca ve belki de günlerce çalıştığı zaman üretilen güçtür.
Aralıklarla ürettiği maksimum güç ise sınırlı dönemde, örneğin on iki saatlik bir çalışma döneminde üretilen bir saatlik çok yüksek bir güçtür.
Aynı grafikte burulına (tork) eğrisi de gösterilir ki bu değerler motorun testi sırasında yapılan frenle ölçülmüş gerçek değerlerdir.
Bu değerler yardımıyla aşağıdaki formül kullanılarak fren beygir gücü (breake horse power) hesaplanır:



Burulma kilogrammetre (kgf.m) veya Newton metre (Nm) cinsinden de ifade edilebilir.

Burulma eğrisi, maksimum fren ortalama etkin basıncına (break mean effective pressure, bmep) karşılık gelen motor devrinde en yüksek değerine ulaşır. Gözönüne alınan çeşitli etmenler ile motorun ürettiği güç arasında aşağıdaki formülle anlatılan bir ilişki söz konusudur:



Burada P, silindirlerdeki ortalama efektif basınç (in.lbs/sq.in); L, strok uzunluğu (ft); A, pistonun alanı (sq.in) ve N ise bir dakikada faal halde gerçekleşen strok sayısı (dört zamanlı motor için N değeri, motor devrinin yarısı kadardır).

Bazı üreticiler de motor eğrileriyle birlikte özgül yakıt tüketimi eğrisini de verirler. Bu motorun bir saatte, beygir gücü başına üreteceği yakıt miktannın ağırlık olarak ifadesidir (lb/hp/hr veya g/kW/hr).
Optimum yakıt tüketimine burulmanın en yüksek olduğu hız aralığında varılacağı şekilden anlaşılmaktadır.

Aynı grafikte tipik bir pervane yasası eğrisi de gösterilebilir. Bu eğri pervanenin farklı devirlerde sönümleyeceği gücü anlatmaktadır. Pervane yasası eğrisinin güç eğrisiyle birleştiği nokta, motorun üretebileceği maksimum sürekli gücü temsil etmektedir. Bundan düşük güçlerde motor sadece kısmi olarak yüklenmiştir, pervane ve motor eğrilerinin arasındaki uzaklık motorun sağlayabileceği rezerv gücü belirtmektedir.

Aynı güçte iki motorun karşılaştırılmasında bazı şekiller, ilginç sonuçlara ulaşmamıza yardımcı olurlar. Örneğin yüksek performanslı bir teknede güç/ağırlık oranı çok önemlidir. Fakat bu karşılaştırmayı yaparken dikkatli olmak gerekir. Şekiller, dişli kutusu gibi her iki motorda da bulunan benzer donanımları içermeyebilir, bu da sağlıklı sonuçlara ulaşmamıza engel olur. Daha çok güç üretmenin ve güç/ağırlık oranını iyileştirmenin bir yolu da motorun yüksek devirde çalışmasıdır ki bu göz önüne alınması gereken başka bir etmeni de beraberinde getirebilir: piston hızı. Bu etmen motorun servis ömrünü büyük ölçüde belirler.

Ortalama piston hızını hesaplamak için inç biriminde olan piston uzunluğunu rpm (devir) ile çarparak sonucu 6'ya bölmek gerekir. Gerçek denizel dizel motorlarda piston hızı yaklaşık 1500 [ft/min] iken, denizel benzin motorlan 3000 [ft/min]' e kadar ulaşabilirler. Yanş motorlan ise bu değerin üstündedir.

Ortalama piston hızını kabul edilebilir bir boyutta tutmak için stroku kısaltmak veya silindir çapını arttırmak olasıdır. Tabii bu çabalar belli dereceye kadar olumlu sonuç verecektir. Stroke/çap oranı benzin motorları için 1 'den küçük, dizeller içinse l'den büyüktür. Bu demektir ki dizeller benzinlilerden çok daha stroka sahiptir ve daha düşük devirlerde çalışırlar ki bu nitelikleriyle daha iyi hava giriş-çıkışı ve yakıt yanmasına izin verirler.

Özgül yakıt tüketimleri, iki motordan hangisinin daha ekonomik çalışacağı konusunda belirleyicidir. Dizel motorlar 0.40 [lb/hp/hr] yada 0.22 [1/hp/hr]' den daha az yakıt tüketirler. Dört zamanlı benzin motorları ise çok ender olarak 0.50 [lb/hp/hr] ya da 0.31 [l/hp/hr] değerinden daha iyi sonuç verecek tüketimi gerçekleştirirler. Fakat bu tür motorlar için ortalama olarak 0.56 [lb/hp/hr ] ya da 0.34 [1/hp/hr] değeri alınabilir.
Neredeyse bütün dıştan takma motorların içinde yeraldığı iki zamanlı benzin motorları dört zamanlı motorlardan çok daha kötü yakıt tüketirler: 0.65 [lb/hp/hr] ya da 0.40 [1/hp/hr].

Yakıt tüketimi konusuna gelmişken, kullanılan yakıtın ne denli azının gerçek pervane itmesine dönüştüğünü belirtmek biraz moral bozucu olacaktır. Yakıttaki ısı enerjisinin kabaca %30'u şaft beygir gücüne dönüşür ve bu oranın da yalmca %60'ı pervaneden itme elde etmek için kullanılır. Başka bir şekilde anlatacak olursak, satın aldığınız her 10 litre yakıtın sadece 1.8'i tekneyi sevk etmekte kullanılır. Geri kalan 8.2 litre soğutma suyunu ısıtmak için (3 litre), egzoz olarak (3 litre), motor yardımcılannı çalıştırmakta (1 litre) ve pervane kayıplan için (1.2 litre) yakılır.

İçten ve Dıştan Takmalı Motorlar





İçten Takma Motorlar

Bir tekneyi güçlendirmenin alışılagelmiş ve en çok bilinen yolu içten takma motor takılarak yapılanıdır. Motor teknenin altındaki yerleştirilebilecek en aşağı noktaya konur, bu konum kabaca teknenin ortasına denk gelir ve motor bir devir düşürücü aracılığıyla pervaneyi döndürür. Şaft su geçmez kış salmastra kovanından geçerek pervaneye ulaşır. Pervane teknenin kıç tarafında uygun bir şekilde yerleştirilmiş olmalıdır. Tek motorlu teknelerde pervane teknenin merkez ekseninde ve iyi korunmuş durumdadır, fakat çift pervaneli teknelerde pervaneler merkez ekseninden uzaktırlar ki böyle olunca daha korunmasız, kolayca hasarlanır ve canlı tutunmasına daha uygun halde olurlar.

Çift pervaneler normalde birbirlerine ters yönde dönerler. Dönüşler genellikle dışa doğrudur; sancak pervanesi kıçtan bakıldığında saat yönünde döner (sağa dönüşlü) ve iskeledeki pervane ise saatin tersi yönde döner (sola dönüşlü). Dışa dönüşlü pervaneler içe dönüşlü olanlardan çok daha iyi sonuç verirler. Ters dönüş, birbirine göre ters çalışan iki motorun takılmasıyla veya çoğunlukla olduğu gibi devir düşürücülerden birinin yönünün değiştirilmesiyle sağlanır.
Dıştan sürüşlü (outdrives) motorlar

Zaman zaman kıçtan sürüşlü, içten-dıştan takma olarak da anılan dıştan sürüşlü motorlar üreticilerinin verdikleri adlarla da anılırlar: Z-Drive, Aquamatic, Mercuiser, Sternpower, vb.) ve tekne kıçının ön tarafına takılmış içten takma bir motorun, çoğunlukla dıştan takma motorlarınkine benzeyen bir kaldırma koluyla birleşimidirler.

Sürücü şaft kıç yatırmasından geçerek bir konik dişli düzeneğine varır ki burada hareket ileri/boşta/geri dişlilerinden düzenlenerek dikey şafta iletilir ve buradan da bir başka konik dişli düzeneğiyle dipte olup pervaneyi döndüren şafta gelir. Sürücü sağlayan birim, tıpkı dıştan takma motorlarda olduğu gibi gemiyi yönlendirmek amacıyla hareketli olarak yapılmıştır ve bu yetenek pervaneye ulaşıp onu kontrol edebilmek, tekneyi kolaylıkla kıyıya çekebilmek ve bir taşıyıcıya yerleştirebilmek olanağı Sağlar.

Çok güçlü modeller ise bir güç kanatçığıyla donatılmıştır. Bu donanım yardımıyla yol üstündeki geminin trimi ayarlanabilir. Ayrıca kolun mekanik olarak kaldınlabilmesiyle tekne sığ sularda çalışabilir.
Yukarıda sayılan iki dişlinin verimi düşürmesine karın dıştan sürüşlü motorlar 20+30 [ft] yani 6.1÷9.2 [m] boy aralığındaki ayna kıç teknelerde oldukça popülerdir.

Pervaneye ulaşmak için sürüş birimi kaldırıldıysa veya tekne karaya çekildiyse motorun kendisi teknenin içinde korunmuş ve emniyete alınmış olur. Ayrıca çalışma zamanı dışında sistemin korozyondan korunmuş olması da önemlidir. Bu motorlann bir diğer avantajı ise bir bütün olarak monte edilebilmelerinin getirdiği ekonomikliktir. içten takmalı motorlann yatakları, şaftı, salmastrası gibi donanımlanyla bağlandığı gözönüne alınırsa bu motorları yerleştirmenin dah kolay ve ucuz olduğu sonucuna vanlır. Sürüş birimleri hem benzin motoruyla hem de dizel motorlarla çalışabilir.

Dümen donanımı dıştan takma bir motorunkine çok benzese de düşük hızlarda, pervane hareket etmezken kullanımları iyi sonuç vermez. Bu bakımdan rotayı tutabilmek için güç itmeleri sağlamak gerekir. Bu olumsuzluğu gidermek için bazı önden sürüşlü (sterndrive) motorlarda ek bir dümen vardır. Diğer devantajlan olarak pervanenin çok derine batmamış olması ki kıçtan gelen denizlerde tehlike yaratacak bir durumdur, bakımının alışılagelmiş sevk araçlarından daha kapsamlı olması, aynada açılan delikten içeriye su sızmasını önlemek görevini üstlenen kauçuk altlıkların düzenli kontrol ve yenilenmeye gereksinim duymaları sayılabilir.

Yelkenli teknelerde kullanıma yönelik motorlar
Diğerlerine nazaran son derece yeni bir uygulamadır. Teknenin omurgasına yerleştirilen bu motorlar küçük yolcu yelkenlileri için tasarlanmıştır.
Birçok motor teknesi de az alan kapladığı ve yerleştirilmesi kolay olduğu için bu tür aktarım mekanizmasını kullanmaktadır.
Günümüzde bu uygulama sadece oldukça küçük, hızlı tekneler için geçerlidir ve ancak deplasman teknesi formundaki teknelerin yaklaşık 25 [ft], yani 7.6 [m] boylarına kadar olanlarında iyi sonuç verir.

Soğutma sistemi
Teknelere takılan birçok motor özellikle kamyon ve araba gibi kara araçları için üretilen motorlardan uyarlanmaktadır.

Bir kamyon ya da araba motorunun denizde kullanımı için iki temel değişikliğin yapılaması gerekir: soğutma sisteminin yeni koşullara uyarlanması ve denizel devir düşürücülerin takılması. Çoğu deniz motoru su soğutmalıdır, teknenin civarından alınan su ya doğrudan doğruya ya da bir ısı değiştiricisinden geçirilerek motorun içinde gezdirilir. Yani içinde suyu hava ile soğutan bir radyatör ve soğutulmuş suyu motorun çevresinde oluşturulan kapalı devrede gezdiren pompa yoktur.

10 Mart 2013 Pazar

Sahibinden.com 2.el Tekne ve Deniz Motoru Satabileceğiniz Web Adresi



10 yıldır Üyesi Olduğumuz Sahibinden.com
 E-Ticaret Sitesi,Güvenle Ve Hızlıca 2.el Teknenizi,Motorunuzu Satabileceğiniz Bir Web Sitesi.Alışveriş yapacağınız Firmayı Tanımıyorsanız Ve satan Kişi Bireysel bir üye ise  Alacağınız Ürünü Görmeden Kapora Göndermeyiniz.İyi alışveişler.

9 Mart 2013 Cumartesi

Fuji Deniz Motoru


4 Zamanlı Deniz Motorları


Dört zamanlı motor


Dört zamanlı bir motorun çalışma şeması:
1. Emme zamanı - Hava ve yakıt buharı içeri emilir.
2. Sıkıştırma zamanı - Yakıt buharı ve hava sıkıştırılır ve tutuşturulur.
3. Yanma zamanı - Yakıt yanar ve piston aşağı itilir.
4. Egsoz zamanı - Yanmış gazlar dışarı atılır.

Dört zamanlı motorlar (Dört Fazlı), pistonun bir çevriminin (cycle) 4 aşamada (4-stroke cycle) tamamlandığı motor tipleridir. İçten yanmalı motorlar(internal combustion engines) sınıfında yer alırlar.


Çalışma prensibi

Motorlarda güç üretimi önce yakıtın içindeki kimyasal enerjinin ısı enerjisine dönüşmesi, sonra da bu ısı enerjisinin pistonu harekete geçirmesiyle gerçekleşir. Bir dört zamanlı motorda bu işlem şu aşamaları izler:1. Yakıt ve hava karışımı pistonun dışarı hareketiyle dolar.2. Karışım pistonun içeri hareket etmesiyle sıkıştırılır.3. Sıkışmış karışım benzinli motorlarda bir kıvılcım ile tutuşturulur, dizel motorlarda ise yüksek basınç ve sıcaklık altında kendiliğinden tutuşur ve yanma gerçekleşir. Yanma sonucu açığa çıkan enerji ile piston dışarı doğru itilir. Bu sayede krank şaftı döndürülür ve kinetik enerji elde edilmiş olur.4. Pistonun geri dönüşü sırasında egzoz valfı açıktır ve egzoz gazları pistondan atılır. Döngü böylece başlangıç konumuna gelir ve 1. aşamadan itibaren işlemler yinelenir.

Motorun bir döngüsünü yukarıda anlatılan 4 aşamada tamamlamasından dolayı bu tip motorlara 4 zamanlı motorlar ismi verilir. Hareket halindeki benzinli bir araçta bu döngü dakikada ortalama 3.000-3.500 defa tekrarlanır.

İki zamanlı motorlara göre daha verimli olan 4 zamanlı motorlar günümüzde en çok kullanılan içten yanmalı motor tipidir. Ancak imalat aşamasında iki zamanlı motor daha ucuzdur. Fakat iki zamanlı motorun avantajı sadece bu adımda vardır. Çünkü sonrasında (motor üretilip, kullanılacağı makinada kullanılmaya başlandığında), yine dört zamanlı motor avantajlıdır. Çünkü, üstte de yazdığı üzere dört zamanlı motor daha verimlidir. İki zamanlı motorlarda ayrıca:
Yakıt karışımının bir kısmı yanmadan egsoz gazı ile atıldığı için çevre ve yakıt ekonomisi konularında başarılı değildir.
Yakıt karışımının pistonun üst kısma ulaşması krank bölümü ile sağlandığından, krank bölümü devamlı yağlamaya maruz değildir ve yağlama yakıt karışımı içine karıştırılan yağ ile olur. Bu yağın yakılması çevre açısından zararlıdır.
İki strokta çalıştığı için pistonun her yukarı çıkışında yanma olur ve aşırı ısınma meydana gelir.

İki zamanlı motorların avantajı ise, soğuk havalarda daha kolay marş almalarıdır. Ancak dört zamanlı motorlar için bu durumu eşitlemek kolaydır: çoğu dört zamanlı motor donduğunda, karbüratöre (motor turbo şarjlıysa da interkol üzerinden karbüratöre) eter sıkılır, kolayca marş alır. Bu sayısız dejavantaja rağmen iki zamanlı motor kullanılan birçok dizel motor vardır. Ancak, iki zamanlı motorun kullanımı için uygun olan yer, küçük benzinli motorlardır (çim biçme makinası gibi).

İki Zamanlı Motorlar ile İlgili Bilgi


İKİ ZAMANLI MOTORLAR ÇALIŞMA PRENSİBİ





İki zamanlı bir motorun çalışma şeması




İki zamanlı motor, içten yanmalı bir motor tipidir. Daha yaygın olarak kullanılan dört zamanlı motordan farkı, pistonun lineer hareketlerinde 4 yerine 2 stroka sahip olmasıdır. Fakat bu iki strokta, 4 zamanlı motorda oluşan 4 işlemde (emme, sıkıştırma, yanma, egsoz) meydana gelmektedir. Yani emme ve sıkıştırma 1 strokta , yanma ve egsoz 1 strokta yapılır.


Bu motor tipinde emme ve egsoz sübapları yoktur. Emme ve egsoz işlemleri silindir içinde oluşan basınç farkları vasıtası ile yapılır. Piston yukarı hareket ederken, üst kısımdaki karışımı silindir içinde sıkıştırmaya başlar. Bu esnada pistonun yukarı hareketi ile krank bölümünde bir vakum oluşur ve karışım krank bölümüne dolar. Bu karışım yakıt, yağ ve hava karışımıdır. Sıkışan karışım buji ile ateşlenir ve patlama oluşur. Çıkan enerjipistonu aşağı iter.

Yanma ve egsoz

Pistonun aşağı itilmesi ile egsoz çıkışı açılıp, emiş ağzı kapanır. Yanma sonucu ortaya çıkan atık gaz, egsoz borusundan atılır. Pistonun hareketi ile aşağıda sıkışan karışım, taşıma cebinin açılması ile pistonun üst kısmına dolar. Üst kısıma yeni karışım dolması ve egsoz gazının tamamen atılması ile çevrim tamamlanır ve diğer çevrim başlar.
Avantaj ve Dezavantajları
İki zamanlı motor, dört zamanlı motora göre daha basit ve az maliyetlidir.
Soğuk havalarda çalıştırılması daha kolaydır.
Yakıt karışımının bir kısmı yanmadan egsoz gazı ile atıldığı için çevre ve yakıt ekonomisi konularında başarılı değildir.
Yakıt karışımının pistonun üst kısma ulaşması krank bölümü ile sağlandığından, krank bölümü devamlı yağlamaya maruz değildir ve yağlama yakıt karışımı içine karıştırılan yağ ile olur. Bu yağın yakılması çevre açısından zararlıdır.
İki strokta çalıştığı için pistonun her yukarı çıkışında yanma olur ve aşırı ısınma meydana gelir.

Kullanıldıkları yerler 

Genelde küçük yapıdaki benzin motorları iki zamanlı olarak kullanılırlar. Motosiklet,bazı küçük teknelerde, scooter, kar motosikletleri ve model uçaklarda kullanılır. Ayrıca motorlu bahçe araçlarında da (çim biçme makinası vb.) kullanılırlar.Büyük yapıdaki iki zamanlı dizel motorlar başta gemilerin ana makinası olmak üzere 2000 hp gücün üzerindeki güçlere ihtiyaç duyduğumuzda iki zamanlı dizeller kullanılmaktadır.2009 Yılı İtibari ile Çevre Koruma Bölgelerinde Yasaklanmıştır.